Bağırsak Mikrobiyomu ve MS
Tedaviye daha başlanmamış yeni Multipl Skleroz ( MS ) tanısı alan kişilerde bağırsak mikrobiyomundaki değişiklikleri tanımlamak için yapılan bir DNA analizi, etnik kökene bakılmaksızın bakteri grubu Clostridia'nın MS olmayan insanlara kıyasla bolluğu dikkat çekti.
Araştırmacılara göre, bağırsak mikrobiyomundaki ( gastrointestinal kanalda bulunan mikroorganizmaların, bakterilerin, virüslerin ve mantarların toplandığı alan ) MS ile ilişkili değişiklikleri tanımlamak, yeni teşhise neden olabilir veya belki de hastalığın çevresel bir kök nedenini belirleyebilir.
Artan kanıtlar, bağırsak mikrobiyomundaki değişikliklerin MS'de bir rol oynadığını göstermektedir. Fareler üstünde yapılan deneylerde bağırsak bakterileri hem proinflamatuar hem de antiinflamatuar tepkileri etkileyebileceği görülmüştür. Bu deneylerde mikropsuz bir ortamda yetiştirilen fareler MS ve benzeri hastalıklara karşı dirençliydi, ancak bağırsak bakterileri onarıldığında duyarlı hale geldiler.
İnsanlar üzerinde yapılan çalışmalar yetersizdir, çünkü çoğu çalışma katılımcısı MS ile uzun süredir yaşamakta ve bağırsak mikrobiyomasını değiştirebilecek tedaviler kullanmıştır veya almaktadır.
New York Üniversitesi Tıp Fakültesi'ndeki bir araştırma ekibi, MS'in erken evrelerinde, henüz tedavi edilmemiş olan insanların bağırsak bakterilerini analiz etti ve MS ile ilişkili farklılıklar olup olmadığını belirlemek için bulguları kontrollerin yapıldığı sağlıklı bağırsak mikrobiyomu ile karşılaştırdı.
Ekip tedavi edilmemiş ve tekrarlayan düzelen MS ( RRMS ) tanısı alan 45 kişiyi deney kapsamına soktu. Bu hastalar arasında 14'ü Afrikalı-Amerikalı, 15'i Kafkasyalı, 16'sı Hispanik olarak tanımlandı ve katılımcıları etnik olarak eşleştirildi. Katılımcıların dışkı örneklerinden bakteri tanımlamak için DNA dizilimi kullanıldı ve benzer dizilimli mikroplar birbirine yakın türler (cins) olarak gruplandı. Analiz, kontrol grubuna kıyasla her üç etnik grupta bulunan MS hastalarında Clostridia adlı bakteri grubunun popülasyonunda bir artış olduğunu ortaya koydu.
Analiz edilen MS hastalarının her üç etnik grubunun kontrollere kıyasla daha fazla göreceli Clostridia bolluğuna sahip olduğunu belirtildi. Bununla birlikte, “MS popülasyonunda gözlemlenen Clostridia temsilindeki artış için fonksiyonel bir rolü aydınlatmak adına daha fazla çalışmaya ihtiyaç var” denildi.